ÜLKÜCÜ ŞEHİT
MEHMET ÇIPLAK
ŞEHİT OLDUĞU TARİH: 10 ARALIK 1977
ŞEHİT EDİLDİĞİ YER: ÇORUM-OSMANCIK
DOĞDUĞU YER: ÇORUM-OSMANCIK
MESLEĞİ:
01.01.1959 yılında Çorum’un Osmancık İlçesi’nde dünyaya
geldi. Mehmet, gerek çocukluğunda gerekse de delikanlılık çağlarındaki olgun ve
de samimimi, içten davranışlarıyla çevresinde çok sevilen birisiydi. Rahmetli
Babasının kamyon şoförü olması sebebiyle onunla köy köy ilçe ilçe gezerdi. Osmancık Lisesinden
mezundu. Büyük Ülkü Derneği yönetim kurulu üyesiydi.
OLAY GÜNÜ:
Mehmet erkenden kalkarak ailesine “Cumaya tertemiz gitmek
istiyorum” diyerek tüm temizliğini yaptı. Abdestini aldı. O dönem yaklaşan
seçimler öncesinde Osmancık’ta MHP tarafından tertiplenen konvoya komünist
militanlar tarafından ateş açıldı. Mehmet’in en yakın Ülküdaşı Orhan vuruldu ve
acilen hastaneye kaldırıldı. Mehmet, bu acı haberi alır almaz Ülküdaşının
yatırıldığı Devlet Hastanesi’ne gitmek istdi.
Yalnız hastaneye gitmek hiç ama hiç kolay
değildi. Zira hastanenin bulunduğu mahalle(Gemici Mahallesi) komünistler
tarafından kurtarılmış bölgeydi. Hastaneye ulaşabilmek yürek ister ve Mehmet’te
de o yürek vardı. Ama polisler geçişine, mahalleye girişine izin vermediler.
İlçedeki Ülkücüler ayaklanmışlardı. Orhan’ı
görmek istiyorlardı. Mehmet’in babası hemen gelerek Mehmet’i bölgeden
uzaklaştırdı. eve götürerek bir odaya kapattı. Babası Mehmet’i çok sevmektedir
ve ona bir zarar gelmesinden çok korkar. Ama Mehmet evde duramaz ve evde
haykırmaya başladı:
“Memleketimi
komünistler işgal etmiş, Orhanımı vurmuşlar, yarın kimi vuracakları belli
değilken siz beni eve kapatıyorsunuz.”
Der ve aradan çok geçmeden Mehmet bir yolunu bulup, camdan
atlayarak evinden kaçtı. Bu kaçış Orhan’adır aslında, ahde vefa içindir, Ülkücü
kardeşliği yaşatmak içindir. Ailesi kaçtığını anlar anlamaz hemen koşartular.
Kızılırmak nehri üzerine kurulmuş bir köprü. Adı
Koyunbaba Köprüsü. Anadolu erenlerinden olan Koyunbaba Hazretleri adına II.
Bayezıd tarafından yaptırılmış muhteşem bir köprü. Ve bu köprünün bir yanında
Ülkücüler diğer yanında komünistler. Köprünün ortasında ise komünistlerin
kurmuş olduğu barikatlar. Hastane bu barikatın ötesindedir. Yani komünistlerin
pusu kurduğu yönde. Ülkücüler yürüyüşe geçmişlerdi.
Neye mal olursa olsun Devlet Hastanesi’ne
gidilecekti. En önde Mehmet Çıplak ve Ülküdaşları. El ele gönül gönüle,
tekbirlerle, sloganlarlarla; maddi barikatları aşmak nedir ki, onlar nefis
denen barikatı yerle bir etmiş Yusuf Soylulardı. Ve kahpelik bu mübarek köprü
üzerinde bir kez daha zuhur ediyor, köpek soylular Mehmet’imizi tek kurşunla
vuruyorlar. Tek kurşun. O da tam kalbine. Artık Mehmet şeref madalyasını
takmıştır boynuna.
Kalbine giren kurşunun çıkardığı kan yarın gül
kokacaktır gül. Köprü bu sahneyi görmemek için adeta yalvarıyor, kuşlar
Mehmet’in yıkılışını görmemek için uzaklara kaçışıyor sessizce…”. Mehmet’i
vurdular” çığlıkları arasında ana ve baba yetişiyor ama… Mehmet ise Orhan’ı
göremiyor.
Belki de en çok buna yanıyor Mehmet son
nefesinde.Hastaneye kaldırılıyor, Çorum’a sevkedilirken yolda şehit oluyor.Şehadet
günü 10 Aralık 1977. Toprağa veriliş tarihi 14 Aralık 1977.
ÜLKÜDAŞIMIZA ALLAH’TAN RAHMET DİLİYORUM
ÖNEMLİ NOT:
ŞEHİTLERİMİZLE İLGİLİ ELİNDE BİLGİ, RESİM OLAN VARSA YA DA DÜZELTİLMESİ GEREKEN
BİRŞEY VARSA LÜTFEN BANA ÖZEL MESAJDAN YAZSIN. TEŞEKKÜRLER.
Yalnız hastaneye gitmek hiç ama hiç kolay değildi. Zira hastanenin bulunduğu mahalle(Gemici Mahallesi) komünistler tarafından kurtarılmış bölgeydi. Hastaneye ulaşabilmek yürek ister ve Mehmet’te de o yürek vardı. Ama polisler geçişine, mahalleye girişine izin vermediler.
İlçedeki Ülkücüler ayaklanmışlardı. Orhan’ı görmek istiyorlardı. Mehmet’in babası hemen gelerek Mehmet’i bölgeden uzaklaştırdı. eve götürerek bir odaya kapattı. Babası Mehmet’i çok sevmektedir ve ona bir zarar gelmesinden çok korkar. Ama Mehmet evde duramaz ve evde haykırmaya başladı:
“Memleketimi komünistler işgal etmiş, Orhanımı vurmuşlar, yarın kimi vuracakları belli değilken siz beni eve kapatıyorsunuz.”
Kızılırmak nehri üzerine kurulmuş bir köprü. Adı Koyunbaba Köprüsü. Anadolu erenlerinden olan Koyunbaba Hazretleri adına II. Bayezıd tarafından yaptırılmış muhteşem bir köprü. Ve bu köprünün bir yanında Ülkücüler diğer yanında komünistler. Köprünün ortasında ise komünistlerin kurmuş olduğu barikatlar. Hastane bu barikatın ötesindedir. Yani komünistlerin pusu kurduğu yönde. Ülkücüler yürüyüşe geçmişlerdi.
Neye mal olursa olsun Devlet Hastanesi’ne gidilecekti. En önde Mehmet Çıplak ve Ülküdaşları. El ele gönül gönüle, tekbirlerle, sloganlarlarla; maddi barikatları aşmak nedir ki, onlar nefis denen barikatı yerle bir etmiş Yusuf Soylulardı. Ve kahpelik bu mübarek köprü üzerinde bir kez daha zuhur ediyor, köpek soylular Mehmet’imizi tek kurşunla vuruyorlar. Tek kurşun. O da tam kalbine. Artık Mehmet şeref madalyasını takmıştır boynuna.
Kalbine giren kurşunun çıkardığı kan yarın gül kokacaktır gül. Köprü bu sahneyi görmemek için adeta yalvarıyor, kuşlar Mehmet’in yıkılışını görmemek için uzaklara kaçışıyor sessizce…”. Mehmet’i vurdular” çığlıkları arasında ana ve baba yetişiyor ama… Mehmet ise Orhan’ı göremiyor.
Belki de en çok buna yanıyor Mehmet son nefesinde.Hastaneye kaldırılıyor, Çorum’a sevkedilirken yolda şehit oluyor.Şehadet günü 10 Aralık 1977. Toprağa veriliş tarihi 14 Aralık 1977.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder